ROMA'NIN KABUSU KARTACALI KOMUTAN HANNİBAL


Hayatı hakkındaki bilgileri düşmanlarından öğrenilse de onlar bile Hannibal'ın dürüstlüğünü, merhametliliğini ve dehasını övmekte birleşirler. 
Bir zamanlar Roma devletinin korkulu rüyası, Napolyon ve Makedonyalı İskender ile adı askeri diğer dehalar ile anılan Kartacalı Hannibal tarihin ünlü askeri zekâlarından olmuştur.

Hannibal.-Francisco de Goya (1771)
Pön (Punic) Savaşında [218-202] ordusunu Alplerden geçirmiş ve Romalılar'ı gafil yakalamış Roma'yı tarihten silecek seviyeye gelmiştir.

Batı dünyasında oldukça iyi bilinmesine rağmen Süryaniler, bu büyük komutanlarını yeterince tanımamaktadırlar. Romalılar tarafından kılıçtan geçirilerek yakılan Kartaca'nın büyük bir oranda yok olan belgeleri nedeniyle bu büyük devlet adamı ve askeri dehanın yaşamı ile ilgili bilgileri Batılı tarihçilerden öğrenmekteyiz. Hayatı hakkındaki bilgileri düşmanlarından öğrenilse de, onlar bile Hannibal'ın dürüstlüğünü, merhametliliğini ve dehasını övmekte birleşirler.


Hannibal, M.Ö.247 yılında Kartaca'da doğmuştur. Günümüzde Tunus sınırları içinde bulunan Kartaca, önemli bir Süryani kültür merkezi olmakla birlikte büyük Kartaca imparatorluğu'nun da başkenti konumundaydı. Fenike-Arami dilinde, Hani-Baal [Baal'in lütfu] anlamına gelen Hannibal'in ilk dönemleri Kartaca'nın I.Pön savaşına denk geliyordu. Hannibal'in babası, I.Pön savaşının kahramanı Komutan Hamilcar Barca idi. I.Pön savaşında Kartaca'ya saldıran Romalılar en önemli vilayetlerinden birini işgal etmişler, Kartaca'daki iç karışıklıklardan da yararlanarak Sardinya ve Korsika'yı da ele geçirmişti. İşte bu dönem içinde büyüyen Hannibal daha küçük yaşlarından itibaren babasıyla seferlere katılmaya başladı. Ondan hem savaşmayı, hem de Roma'nın zulmünü öğrendi. Babasıyla beraber İspanya Ordusu'na komutanlık eden Hannibal önce babası Hamilcar'ın, ardından M.Ö.221 yılında kayınbiraderi Hasdrubal'in (öz kardeşi Hasdrubal ile karıştırılmamalıdır.) ölümünün ardından Kartaca'nın İspanya Ordusu'nun komutanı oldu.

Roma'ya karşı seferleri ve Alpleri aşması

M.Ö.221'den 219'a kadar Ebro'nun batısındaki toplulukları üzerine hâkimiyet kurdu, akabinde zengin bir gümüş bölgesi olan Castulo'dan yerli bir prensesle evlenerek topraklarını genişletti.

Roma'nın I.Pön Savaşı'ndaki başarısından cesaret aldığını ve ikinci bir savaşın kaçınılmaz olduğunu biliyordu. Bu yüzden ilk darbeyi vuranın kendisi olması gerektiğini anladı. İki yıl boyunca İspanya'daki konumunu sağlamlaştırmasının ardından Roma'nın müttefiki olan Saguntum'a saldırarak [İ.Ö.219] şehri kuşattı ve sekiz ay sonra da ele geçirdi. Kartaca senatosunun zaferini desteklemesi üzerine bunun kaçınılmaz sonucu olarak 2.Pön savaşı [İ.Ö. 218-201] başladı ve Roma savaş ilan etti. Hannibal kardeşi Komutan Hasdrubal'ı İspanya'da bırakarak güçlü bir orduyla kara yolundan İtalya üzerine yürüdü.

Komutan Hannibal, Batılıların Pön [Pun] ülkesi dedikleri Kartaca'dan, 100 bin asker ve 37 fille yola çıktı. Ordusunu Kuzeye hareket ettiren Hannibal, az bilinen bir kara yolunu kullanarak Roma'yı kendi topraklarında yani İtalya'da vurmayı amaçladı. Pirene dağlarını düşman Keltiber Kabileleri ile dövüşe dövüşe geçen Hannibal, savaşmak için kendi ordusuna doğru ilerleyen Roma güçlerinin yetişmesinden önce Rhone vadisine vardı. Bölgedeki Romalılar ile müttefiklerini atlatmak için vadi yukarısından bir yay çizdi ve Alp dağlarını geçmeye koyuldu.

Hannibal ve askerleri, Alp dağlarını geçiyor.
Büyük bir yük katarı ve filler ile beraber antikçağ koşullarında yapılan bu yolculuk askerlik tarihinin en çarpıcı başarılarından biridir. O dönemde hiç kimsenin cesaret edemeyeceği bir askeri taktik ile Romalıları şaşkına çevirmeyi başardı. Alp'lerde hangi geçidi kullandığı tam bilinmese de olası noktalar, Mont Genevre ya da küçük Saint Bernard geçitleridir. Pireneler'i ve Alpler'i aşarken, daha Romalılar ile karşılaşmadan ordusunun bir kısmını çetin hava koşulları nedeniyle kaybetti.

Savaş tarihçisi Theodore Ayrault Dodge, onu "Askeri Stratejinin Babası" olarak isimlendirmiştir.  Romalılar bile onun savaş taktiklerini kullanmıştır.  Hannibal'in Alpler'i geçmeden önce söylediği şu sözler ise efsaneleşmiştir.

“ Ya yeni bir yol bulacağız, ya yeni bir yol yapacağız!”

Hannibal'in İtalya'daki ilerleyişi

İtalya'ya inişini tamamladığı zaman, üstün süvari gücüyle Po ovasında hızla ilerlemeye koyuldu. Bu başarıları Roma'nın düşmanı olan Avrupa'nın yerli halkı Keltlerin dikkatini çekti. MÖ.225 yılında Roma, Kuzey İtalya Keltleri'ni kılıçtan geçirmiş, hemen hepsini bugünkü İsviçre'ye sürmüştü. Bu olaylar neticesinde Roma'ya karşı hareket eden Hannibal'in ordusuna Keltler'in 14.000'i aşkın savaşçısı katıldı. Kartaca ordusunu durdurmaya gelen bir Roma ordusunu da 218 yılında yapılan Trebbia savaşında yok edince artık Güney italya'ya giden yol açılmıştı. 217 ilkbaharında Hannibal ve ordusu Appeninleri geçerek Roma'ya doğru yürüyüşe geçti. Trasimene gölü muharebesinde ana Roma ordusu tam anlamıyla bir bozguna uğratıldı.

Romalılar, Senatör Quintus Fabius Maximus Verrucosus'un tavsiyeleri ile vurkaç savaşına giriştiler. Bu da Hannibal'in ilerleyişini epey yavaşlattı. Bu durumda Roma surlarını geçemeyeceğini bildiği için bunun yerine Hannibal, Roma kentini atlayarak Güney İtalya'ya indi. Amacı Roma hâkimiyetine henüz girmiş ve yoğun hoşnutsuzluk duyan Latin şehir-devletlerini isyana kışkırtmaktı. Bu niyetini sezen Romalılar paniğe kapılarak büyük bir hata yaptılar ve ellerindeki son düzenli orduyu Hannibal'in üzerine sürdüler. M.Ö.216 yılında meydana gelen Cannae meydan muharebesi, tarihte görülen önemli taktiksel zaferlerinden biridir. 75.000 (bazı kaynaklarda 80.000) kişilik Roma ordusu 40.000 (bazı kaynaklar 50.000 demektedir) kişilik Kartaca ordusu tarafından "Hilal Düzeni" denilen taktik ile tuzağa çekilerek tamamen yok edildi. Bu muhteşem zafer sayesinde, aralarında kritik önem taşıyan Capua Şehri de dahil olmak üzere neredeyse tüm Güney İtalya, Hannibal'in tarafına geçti.Bu kritik dönemde Roma'yı düşmekten kurtaran olay giderek artan prestijinden korkmaya başlayan Kartaca senatosunun Hannibal'e yeterli desteği vermemesi oldu. Bununla birlikte Roma, Fabius'u tekrar konsül seçti. Ardarda konsüllük süresi yenilenen Fabius, İÖ.209 yılında, Hannibal'in üç yıldır elinde tuttuğu Tarentum'u [bugünkü Taranto] geri aldı. Fabius'un bu stratejisi, Roma'nın müttefiklerinin ona sırt çevirmesini önledi. Romalılar yeniden vurkaç savaşına başlayarak Hannibal yönetimindeki Kartaca güçlerini zayıflatmaya çalıştılar, biryandan da kölelerin bile azat edilmesiyle yeni bir ordu kurmaya başladılar. Roma kentini almak için bu son fırsat özellikle Hannibal'in Kartaca yönetimindeki kıskanç ve dar görüşlü sivil politikacılarca sırtından vurulması ile gerçekleşemedi. Bu durum Avrupa ve Dünya tarihinin dönüm noktalarından biri oldu.

212 yılından sonra Hannibal için zor bir dönem başlar. Zaman kazanarak güçlerini toparlamaya başlayan Roma üzerine yaptığı ayartma manevrasına rağmen Roma'nın Capua'yı geri almasını önleyemez. M.Ö.211'de, Romalılar Capua'yı kuşatırken, Hannibal, Roma'ya baskın yaparak onları şaşırtmak istedi. 207 yılında Roma'ya yaptığı son bir akın ise püskürtüldü.

206 yılında ise İspanya üzerinden bir yardım ordusuyla gelmeye çalışan kardeşi Hasdrubal Kuzey İtalya'da bulunan Metaurus Nehri kıyısında Romalılar tarafından öldürüldü. Bu son yenilgiyle beraber Hannibal artık İtalya'daki konumunu koruyamayacak hale geldi ve Bruttium dağlarına doğru çekildi. Güçlüklerle dolu uzun bir dönemden sonra Konsül Scipio Africanus, güçlü bir orduyla Afrika'ya çıkması üzerine başkenti korumak üzere Kartaca'ya çağrıldı (203) ve İtalya'yı terk etmek zorunda kaldı.

Hannibal ile Roma Komutanı Scipio Africanus, 202 yılında meydana gelen Zama muharebesinde karşılaştılar. Tarihe Zama savaşı olarak geçen muharebe sonrasında yenilen Kartaca Roma'nın ağır koşullar içeren barış antlaşmasını kabul etmek zorunda kaldı.

Savaş sonrası Kartaca'daki yönetimi

Kartaca'nın barış yapmasının ardından Hannibal, Kartaca'da kendisini "suffes" seçtirdi. Kendisini bir kahraman ve Roma'nın korkulu rüyası olarak gören ordunun ve halkın tam desteğiyle hükümeti yeniden düzenledi maliye ve ekonomiyi düzelterek ve Roma'ya karşı Doğu'da ittifaklar kurarak yönetimde reformlara girişti. Ancak Roma en müthiş düşmanından öyle korkuyordu ki, barışı bozmak amacıyla entrikalar çevirdiğini iddia ederek Kartaca senatosunu kışkırttı ve Hannibal' i görevden almasını istedi.

Kartaca'dan ayrılması ve son günleri

Siyasal düşmanları ve kendisini çekemeyen kifayetsiz yöneticiler sebebi ile hayatı tehlikeye giren Hannibal Roma'nın düşmanı olan Suriye'de bulunan Selevkos Kralı III.Antiochus Megas'ın sarayına sığındı. Yeniden sefere çıkmayı umarak Selevkos Kralını Romalılar'a karşı bir savaşa yöneltti. Antiochus, kısa süre sonra Roma ile savaşa tutuştu. 192-188 yılları arasında geçen ve Suriye Savaşı olarak bilinen savaşta Roma ve müttefikleri Rodos ile Pergamon'a karşı savaştı. Fakat Kral III.Antoichus, Hannibal'in savaş önerileri ve taktiklerini dinlemedi ve korkunç bir yenilgiye uğradı. Barış görüşmeleri sırasında [İ.Ö.188] Romalılar'ın isteklerine karşın Kral, Hannibal'in kaçmasına göz yumdu. Bu sefer küçük Bithynia Krallığı'na, Kral Prusias'ın yanına sığındı. Roma Devleti, Bithinia Kralı Prusias'ı, Komutan Hannibal'i kendilerine teslim etmeye razı etti. 

M.Ö.218'de (bazılarına göre 217), Kral'ın kendisini teslim edeceğini öğrenince, söylenceye göre "Roma'yı şu her günkü derdinden kurtaralım." diyerek, yüzüğünde taşıdığı zehri içerek kendini zehirledi. 

Günümüzde Hannibal'in mezarı, İzmit Sınırları içerisindeki Gebze'de bulunmaktadır. Mezarına bir anıt yapılması Atatürk tarafından 1934 yılında düşünülmüş, ancak bu 1981 yılında gerçekleşmiştir.

Hannibal sadece döneminin değil insanlık tarihinin gördüğü eşsiz bir komutan ve devlet adamı idi. Dürüstlüğü ve merhameti halen O'nu, baş düşmanı olduğu Batı'nın bile saygı ile anmasını sağlamaktadır.
SAİT ŞİRAZİ 
SEÇİLMİŞ KAYNAKÇA:
-İdées sur les relations politiques et commerciales des anciens peuples de l'Afrique, Heeren, Arnold Hermann Ludwig (1760-1842) ouvrage traduit de l'allemand -Paris : Buisson : Pougens : A. J. Dugour, an VIII [1799/1800]
-The Punic Wars, Terence Wise & Mark Healy, Osprey Publications
-Fenikelieler, Sabatino Moscati Dost Yay. 2004
-Hannibal Roma Surlarında; Kartaca'nın Romanı, Tarihsel Roman, Patrick Girard - Güncel Yayıncılık 2002
-Hannibal (Hannibal-Der Ring Des Strategen) 3 Cilt, Tarihi Roman, Klemens Peterhoff, İlya Yayıncılık-2005
-The Columbia Encyclopedia, Sixth Edition. 2006 Columbia University Press

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Teşekkürler..

Yorum Gönder

HAŞİYE

Hovardalık günlerimin sonunda daha fazla hayaller içerisine gömülür, pişmanlık, gözyaşları, lanetler ve sevinçlerle dolardı yüreğim. Bazı zamanlar, bu sarhoşluk ve her yanımı kuşatan mutluluk, bana kendimle alay etmeyi unuttururdu. Neredeyse damarlarımda dolaşırdı umut, inanç ve sevgi. O zamanlar dışarıdan gelecek bir mucizeyle önümdeki her şeyin ferahlayacağına, iyi, güzel ve kusursuz bir çalışma ufkunun beni beklediğine inanırdım. Yeraltından Notlar -Dostoyevski

CIRCA LUMINA

It seems to me that we must make a distinction between what is "objective" and what is "measurable" in discussing the question of physical reality, according to quantum mechanics.The state-vector of a system is, indeed, not measurable, in the sense that one cannot ascertain, by experiments performed on the system, precisely (up to proportionality) what the state is; but the state-vector does seem to be (again up to proportionality) a completely objective property of the system, being completely characterized by the results it must give to experiments that one might perform.

Roger Penrose- The Emperor's New Mind